Postmodern Motivasyon Yönetimi

Dünyada yaşanan hızlı değişim süreci, yönetim uygulamalarında yeni bakış açılarını zorunlu hale getirmektedir. Günümüz işletmeleri artık klasik yönetim teknikleriyle yönetilemeyecek kadar farklı bir örgütsel çevrede rekabet etmek durumundadırlar. İletişim ve bilgi teknolojilerindeki hızlı gelişmeler ve insanların buna yönelik ilgisi, işletmelerin iş yapma süreçlerini derinden etkilemektedir. Çağın gereklerine uygun postmodern düşünce sistemleri ve işletme yapıları gün geçtikçe daha da gündeme gelmektedir.

İnternet teknolojisinin giderek vazgeçilmez bir şekilde toplum hayatına girdiği bu dönemde, şirketlerin rekabet edebilmesi için organizasyon yapılarını ve iş yapma biçimlerini bu sürece uygun hale getirmesi gerekmektedir.  Bunu yapabilmek için de, yönetim süreçlerine yönelik postmodern bir bakış açısı önemli bir araç olarak gündeme gelmektedir. “Aklın ölümü” anlamına gelen postmodernizm, bugüne kadar alışılagelmiş tüm doğruları sorgulamayı, öznel bakış açılarına değer vermeyi ve belirsizliği ifade etmektedir. Postmodernizmin, ekonomik alana yansıması ise klasik işletmecilik mantığının dışına çıkarak, esnek, merkezi olmayan, sanal ve katılımcı bir örgütleme sürecini ifade etmektedir. Çalışanlarının duygularına önem vererek, onları merkezine alan ve çalışanlarına daha fazla özgürlük sağlayan kültürel ve örgütsel yapıyı hedef almaktadır.

İşletmelerin en önemli kaynağı durumundaki çalışanların motive edilmesinde artık postmodern motivasyon yönetimi anlayışı önemli konulardan biri haline gelmektedir. Motivasyon yönetiminde postmodern bakış açısını ifade eden bu kavram ile günümüz şartlarına ve çalışanlarına uygun motivasyon uygulamaları temel alınmaktadır.

İşi ile kurduğu duygusal bağı iyice zayıflan günümüz çalışanını motive etmek, artık eskisinden daha da zorlaşmış durumdadır. Beklentileri ve yaşam stili önemli ölçüde değişen çalışanlar, zamanlarının büyük kısmını internette geçirmekte, daha fazla özgürlük istemekte ve hayatına anlam katan sosyal aktiviteler peşinde koşmaktadır. Günümüz yöneticileri, bu gerçeği fark edip onları motive edecek yeni araçları geliştirmek ve kullanmak durumundadır.

Çalışanların motive edilmesinde, internet ve bilgi teknolojilerinin kullanımı yöneticilere büyük imkânlar tanımaktadır. Bunlar sayesinde, çalışanların ilgi alanlarını gözlemlemek kolaylaşmakta, işleriyle ne düzeyde ilgilendiklerini ve neye önem verip, ne gibi şeylerden daha fazla motive olduklarını anlamak mümkün hale gelmektedir. Örneğin gün içinde çalışanlara kişiselleştirilmiş günlük motive edici mesajların gönderilmesi bile, önemsendiklerini hissetmelerine ve işlerinden daha fazla tatmin duymalarına imkan tanımaktadır.

İnternet üzerinden gerçekleştirilen koçluk ve mentörlük çalışmaları sayesinde çalışanlara destek sağlanabilmekte, sanal sınıflarda gerçekleştirilen eğitim süreçleriyle zaman ve mekan maliyetinden tasarruf edilebilmektedir. Zamandan ve mekandan bağımsız çalışmalarını kolaylaştıran teknolojik araçlar sayesinde, çalışanların kendi kendilerini kontrol etmelerine ve işlerini düzenleyerek sorumluluk almalarına imkan tanınmaktadır. Ancak, tüm bunları sağlamak konusunda işletmelerin postmodern işletme yapılarını oluşturmaları, çalışanlarını bilinçlendirmeleri ve teknolojik altyapıyı güçlendirmeleri bir gereklilik arz etmektedir. İlerleyen süreçte ise, yapılan tüm bu yatırımlar karşılığını fazlasıyla geri vermektedir.

Günümüzde pozitifliğin büyük değer haline geldiği bir dünya düzenine hızlı bir geçiş yapılmaktadır. Çalışanlarına değer verdiğini gösteren, onların değişen ihtiyaçlarına karşılık veren ve teknolojik altyapısını geliştirerek çalışanlarını motive etmenin yöntemlerini araştıran işletmelerin rekabet edebilmesi ve hayatta kalması daha olası hale gelmiş durumdadır. Bu yeni anlayışla birlikte şirketlerin motivasyon yönetiminin de, postmodern bir bakış açısı ile yeniden ele alınmasına gerek duyulmaktadır.

Kaynak: Sabah Eko Kobi